Hayatımızdaki en büyük hediyedir çocuklar. Modern çağda onları mutlu ve duyarlı bireyler olarak yetiştirmek ise oldukça çetin bir görevdir.
Çocuklarımızla aramızdaki bağlar, onlar henüz doğmadan önce kurulur ve yaşam boyu devam eder. Gülmeyi ve emeklemeyi öğrendiklerinde; ilk kelimeyi söyleyip ilk adımlarını attıklarında onların yanı başındayızdır. Erişkinliğe uzanan bu yolda kilometre taşlarını beraberce sayarız.
Çocuklarla hayat her zaman kolay değildir. Bazen sıcacık duygularla sarılırız onlara. Bazen de uykusuz geceleri, hastalık zamanlarını, huysuzluklarını, kardeş kavgalarını ve ebeveyn olmanın nice zorluklarını göğüsleriz. Öte yandan, çocuklarımız büyüdükçe bizi bizden daha iyi bilir hale gelirler. Ne zaman çileden çıkacağımızı ve istediklerini nasıl elde edeceklerini kısa zamanda öğrenirler. Biz anne babalar ise çocuklarımızı bu derece iyi anlayamayabiliriz, hatta zaman zaman çocuklarımızın, bir kullanma kılavuzuyla birlikte doğmalarını tercih ederiz.
Modern dünyada en iyi çocuk nasıl yetiştirilir diye düşünürken tereddütte kaldığımız noktaların olması çok normaldir. Çocuklarımız her gün, akranlarının söz dinlemediğine, kavga edip kötü söz söylediğine şahit olurlar. Bizim nasihatlerimiz ise çoğu zaman işe yaramaz çünkü bunlar, tıpkı yemek tarifleri gibi, belli bir durumla karşılaştıklarında ne yapacaklarına yönelik ayrıntılarla doludur. Hayatın bütününü kapsayıcı, tutarlı bir yaklaşım sunmazlar.
Montessori eğitimi, çocuk doğduğu gün ya da mümkün olduğunca küçük yaşlarda başlar. Çocuk olgunlaştıkça gelişerek devam eden, bütüncül bir sistemdir. Doğru uygulandığında farklı karakterlere sahip birçok çocukta, son derece başarılı sonuçlar vermiştir. Yüz yıldan fazla bir süredir tecrübe edilen Montessori sistemi, çok yönlü olmasının yanında bütün yada parçalar halinde uygulanabilmektedir. Deneyin, bu sistemin sizin çocuğunuzda da etkili olduğunu göreceksiniz.
Bu yazı Montessori Vakfı Başkanı TIM SELDIN tarafından yazılan “Montessori Sistemi ile Harika Çocuk Nasıl Yetiştirilir?” kitabından alınmıştır.